Düşmana karşı savaşan her insan, düşmanının geçmişini, kişiliğini, şahsiyetini tüm yönleriyle tanımalıdır. Düşmanın kavram değerlerini, hayallerini, nasıl düşündüğünü, planlarını ve kararlarını nasıl uyguladığını, uygularken kimden destek aldığını iyi bilinmelidir.
Bizler çok iyi biliyoruz ki, İsrail ve onu destekleyen batılı güçler ve bilhassa Amerika bizi bizden daha iyi tanıyor. İstedikleri yerde rahatlıkla bize ulaşabiliyorlar. Bu gün İran'ın başkenti Tahran'da isarail tarafında yapılan bir saldırıda, İsmail Haniye'i şehit ettiler. Bu demek oluyor ki Müslümanların yeterince düşmanını yeterince tanımadıkları ve acizliğidir. Gerçek şu ki, biz düşmanımızı iyi tanıyamadık. Kısa ömürlü bu düşmana karşı koyabileceğimiz etkili bir mücadele ortaya koymadık. İsrail'e karşı savaşan bir avuç Hamas mücahitlerin dışında.
Evet düşmanımızı tanıyamadık. Ve yeterince tanımadığımız için çocukların, kadınların, yaşlıların ve İsmail'erin kanı döküldü. Eğer isarail ve satılmış dünya liderlerin güçlü yönlerini tanısaydık misliyle onlara karşı koyar belki de ağır bedeller ödetirdik onlara. Aynı şekilde İsrail ve Amerika'nın alt etmemize yardım edecek zayıf noktalara yeterince vakıf olamadık. Ümmet olarak Kur'an'da uzaklaştığımız için İsrailoğulları nasıl korka bir kavim olduklarını unutuk.
Kuranı kerim İsrailoğullarını acımadızlık, korkaklık, haset, taşkınlık, ahde ihanet, Allah'a ve Resulüne karşı küstahlıkla nitelemektedir. Onların ancak zorlama ile boyun eğen ve başkalarının canına, malına saygı duymayan bir millet olduklarını belirmektedir.
Aydın Bal