Herkese selamlar. Size küçük bir anımdan bahsedeceğim. Ben henüz üç yaşındayken annemin işinin olduğu bir sıra ağlamaya başlamışım...
Annem de bir yandan hem benimle ilgilenebilsin hem de mutfaktaki işlerini halledebilsin diye beni alıp mutfağın demir korkuluklu penceresine oturtmuş. Evimiz müstakil o zamanlar, pencere dediysem herhangi bir tehlike arz etmiyor. Sırf biraz sakinleşeyim diye bana Fatiha suresini üç kez tekrarlamış ve o an ezberlemişim. Bu sebeple Fatiha suresini nasıl ezberlediğimi hiç hatırlamam. Henüz üç yaşında öğrenmiş olmam bu süreyi benim için daha bir anlamlı ve kıymetli kılıyor. Kendimi bildim bileli ezberimde var anlayacağınız. Sanki bu sure hayatımızın her anında varmış ve her birimizin ezberine hatırlamadığımız bir şekilde girmiş gibi, değil mi? Gerek namazda okuruz, gerek Kuran'da. Yeri gelir vefat eden yakınlarımızın ardından okuruz yeri gelir içimiz daraldığında. Hayatımızda bu denli yer alan bu surenin anlamını bilmeyi, her müslüman boynunun borcu olarak görmelidir. Şuraya mealini bırakalım:
Fâtiha Sûresi'nin Meali (Anlamı)
1. Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla.
2. Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.
3. O, Rahmân ve Rahîm’dir.
4. Din (hesap ve ceza) gününün sahibidir.
5. (Rabbimiz!) Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz.
6. Bizi dosdoğru yola ilet.
7. Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna; gazaba uğramışların ve sapmışların yoluna değil.
Şu fani dünya fırtınalı bir deniz... O denizde bizleri kurtaracak olan gemi Kur'an olsaydı dümeni de Fatiha olurdu.
Kalın sağlıcakla.