Miras, bir nesilden bir sonraki nesle geçen mal, mülk veya haklar anlamına gelir. Genellikle, miras bırakanın eşi, çocukları, torunları ve diğer akrabaları arasında paylaştırılır. İslam hukukunda ise mirasçılar, miras bırakanın doğrudan soyundan gelen ve erkek vasıtasıyla bağlı olan kişiler olarak tanımlanır.

Miras bırakanın birinci derece mirasçıları çocukları, torunları ve daha sonraki nesilleri kapsar. Miras hakkı, miras bırakanın yaşamı boyunca yaptığı kazandırmalar ve paylaşımlar ile de değişebilir. Ancak bazı durumlarda kardeşler arasında adaletsiz kazançlar ortaya çıkabilir. Bir kardeş, diğerlerinden daha fazla mirasa sahip olmayı başarabilir. Böyle durumlarda yapılacaklar merak konusudur.

Ünlü avukat Bilal Yavuz, miras paylaşımında hak yiyen kardeş için yapılması gerekenleri hukuki açıdan açıkladı.
Yavuz, “Kardeşin aileni yönlendirip, üzerinde olan arsayı, tarlayı, arabayı ya da evi kendi üzerine geçirirse veyahut babanı ikna ederek kendine ev ve araba aldırırsa yandı. 30 yıl geçmiş olsun.

Baban vefat ettikten sonra olayın üzerindeki miras hakkının, senin üzerine geri verilmesi için Asliye Hukuk Mahkemesi’nde istediğin zaman dava açarak bütün miras hakkını alabilirsin. 50 yıl bile geçse dava açabilirsiniz" dedi.