Ezelden beri bize anlattıkları ve yaşattıkları hayat hiç bir zaman aynı olmadı. Hep bizden olmayan düşmandır dendi. Bizimle aynı inanca sahip olmayanın yaşam hakkı yoktur dendi. Şu düşman, bu hain, diğeri kâfir öbürü zalim.
Kendi gözümüzle değil başkaların gözüyle tanıdık insanları. Başkaların düşüncesini savunduk. Başkaların sözleriyle, yaşadıklarıyla, anlattıklarıyla hayatımıza yön verdik.
Başkaların doğru dediklerine doğru, yanlış dediklerine yanlış dedik. Saygıdan olsa gerek sorgulamadık. Yahu bu böyle olmaz diyemedik. Manen boyun eğdik.
Onlar okuduğu kitapları bize okutturmadi. İlimlerini aldıkları merkezi hep uzak tuttular bize. Aman okumasınlar bizi bilgin zannetsinler dediler. Bize hep alçaktan baksınlar dediler.
Bizlerde iki süslü sözü bir araya getirene alim dedik. Ne derse ilminden bildik. Kitap alıp okumadık. Acaba diyemedik.
Yüzlerce hatim indirdik ama anlamını merak etmedik. Okuma sevabını anlama sevabına değiştirdik. Ne yazıyor ne anlatıyor demedik. Bu kitap neden geldi demedik. Hep bilmeden, anlamadan ne dediğini merak etmeden okuduk. Ya da duvara astık yüce Kur-an ı kerimi.
İnsanı kutsallaştırdık. Yükselttik. Yaratıcının vasıflarını yakıştırdık. Allaha iman ettik ama farkında olmadan şirk koştuk . Bizi yaratana iman değil bizim çıkarlarımız için hayalen var ettiğimiz tanrıya inandırıldık.
Düşünme yetimizi kaybettik. Sorgulama duygumuzu dondurduk. Öğrenme çabasına girmedik. Onlar ne diyorsa biat ettik. Araştırmadık. Gerçeği bulma sevdasına ulaşamadık.
Robotlaştık. Hayatımızı manipüle edenlerin ekmeğine yağ sürdük. Alın hayatımız yaşantımız sizin istediğiniz gibi olsun dedik. Kendi elimizle kendimizi başkalarına köle yaptık. Onlar git dedi gittik. Kal dedi kaldik. Öl dedi öldük. Ama NEDEN demedik.
Telefon çıktı çıkalı sohbeti unuttuk. Gerçek dostluk yerine sanal dostluk diye bir şey icad ettik. Dualarımızı bile sosyal medyadan yapma ya başladık. Orada üzüldük orada sevindik.
Bu böyle olmamalıydı.
Bir yerlede yanlış bir şeyler var. Yanlış bir yaşantı, yanlış bir özenti. Yanlış bir insan var edildi. Yanlış bir karakter belki de yanlış bir varlık yaratıldı zihinlerde. Yanlış anlaşılan inançlar doğdu.
Bitmeli bu düşünce, yok olmalı. Yeniden bir insan modeli çizmeli.
Özüne dönmeli insan. Toplumsallaşmalı. Yardımlaşmalı. Birlikte hayal ettiği bir dünya da insanca yaşamalı.
İnsan olmak bunu gerektirir.
Sevgi ile kalın.
Mehmet Sebih ALTUN