8 Mart'ta ne olmuştu;

Dünya Emekçi Kadınlar Günü, 8 Mart 1857’de ABD’de greve giden tekstil işçisi kadınlardan 129'unun ölümüyle sonuçlanan katliamı anma ve kadınların mücadelesini kutlama günüdür.

8 Martta New York'ta 40 bine yakın kadın işçi 16 saatlik çalışma saatinin 10 saate indirilmesi ve ücretlerde artış yapılması talebiyle greve başlamıştı.

40 bin kadın işçinin örgütlediği bu grev o zamana kadar ki en kitlesel kadın eylemlerinden biriydi. Eylemi durdurmak isteyen polis kadın işçilere saldırmış, fabrika yönetiminin de desteğiyle binlerce işçinin fabrikaya kilitlenmişti. Bu sırada çıkan yangında içeride kilitli kalan işçilerden 129’u yanarak can vermişti.

Olaya ABD basınında neredeyse hiç yer verilmemiş, fabrika yönetiminin ve polisin tavrı halktan gizlenmeye çalışılmıştı. Buna rağmen, işçilerin cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katılmıştı.

1910 yılında Kopenhag’da gerçekleştirilen İkinci Enternasyonal’e bağlı Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda kadın ve emek mücadelesi masaya yatırılmıştı. Almanya Sosyal Demokrat Partisi’nden Clara Zetkin, bu konferansta yaptığı konuşmada kadınlar için bir mücadele günü belirlenmesi gerektiğini söylemişti. Zetkin’in önerisi kabul edilmiş, her ülkenin sosyalist kadınlarının her yıl aynı gün, kendi ülkelerinin işçi sınıfı örgütleriyle mutabakat içinde bir kadınlar günü düzenlemesi kararlaştırılmıştı.

İlk 8 Mart kadınlar günü kutlaması 1913'de gerçekleşti. 1977'ye kadar bu kutlamalar BM kararı olmadan yapıldı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak kutlanmasını, kutlamaların başlamasından yıllar sonra, 1977 yılında kabul etti. Ancak BM, bu günü kadınların mücadele günü olarak göstermekten geri durdu. BM’nin ilgili kararında günün tarihçesine değinilmedi.

Ülkemiz de dahil birçok ülkede 8 Mart'ın tarihçesi, anlam ve önemi pek bilinmeden kutlanır. Bu günü genel olarak kadınlardan ziyade emekçi kadınlar hak ediyor. Tüm emekçi kadınlara kutlu olsun!