Her yıl 16 Eylül'de kutlanan "Uluslararası Ozon Tabakasının Korunması Günü" dolayısıyla yayımlanan WMO raporunda, ozon tabakasını korumaya yönelik mevcut politikaların tabakanın iyileşmesini sağladığı ifade edildi. Raporda, ozon tabakasına zarar veren klor ve brom gibi maddelerin kullanımdan kaldırılmasının iklim üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çekildi.
Bu politikaların sürdürülmesi halinde, ozon tabakasının Antarktika’da 2066, Kuzey Kutbu’nda 2045 ve dünyanın diğer bölgelerinde 2040 yılına kadar, 1980 öncesindeki seviyelerine dönmesinin beklendiği raporda vurgulandı.
Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ve WMO'nun desteklediği 2022 yılı bilimsel değerlendirmesi, Antarktika’daki ozon deliğinin 2000 yılından bu yana kademeli olarak küçüldüğünü ve derinliğinin azaldığını ortaya koydu. Montreal Protokolü ise "en başarılı çevre anlaşmalarından biri" olarak nitelendirildi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres de "Uluslararası Ozon Tabakasının Korunması Günü" vesilesiyle yaptığı açıklamada, ozon tabakasının bir zamanlar "hasta" olarak görüldüğünü, ancak şimdi iyileşme yolunda ilerlediğini belirtti. Guterres, Montreal Protokolü’nün, çok taraflı iş birliğin zor bir dönemde güçlü bir "umut sembolü" olduğunu ifade etti.
Guterres, ülkelerin ortak bir çıkar için gösterdiği siyasi iradenin, değişimin mümkün olduğunu kanıtladığını vurgulayarak, ozon tabakasına zarar veren maddelerin aşamalı olarak üretim ve tüketiminin durdurulmasının, insan sağlığını koruma ve ekonomik kayıpları önleme açısından da büyük önem taşıdığını belirtti.
