Filistin Sağlık Bakanlığı, Gazze'deki insani krizin derinleştiği bugünlerde, dünya kamuoyuna duygusal ve dramatik bir çağrı yaptı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, Gazze'deki halkın korunması ve ihtiyaçlarının karşılanmasında uluslararası toplumun yetersiz kaldığı vurgulanırken, en azından katledilenlerin onurlu bir şekilde defnedilebilmesi için kefen gönderilmesi talebinde bulunuldu.

Açıklamada, "Dünyaya çağrımızdır: Halkımıza koruma ve barınak sağlamada başarısız olan ve gıda ile ilaç girişini sağlayamayan dünya, en azından şehitlerimizin bedenlerini örtebilmemiz için kefen göndermeye çaba göstersin." ifadelerine yer verildi. 

EL-AVDE HASTANESİNDE İLAÇ VE GIDA STOKLARI TAMAMEN TÜKENDİ

Gazze'nin kuzeyinde yer alan El-Avde Hastanesinde, işgalci katillerin kuşatması ve yakıtın neredeyse tükenme noktasına gelmesi nedeniyle ilaç ve gıda stoklarının tamamen tükendiği, bunun da yaklaşmakta olan bir insani felaketin habercisi olduğu bildirildi. Hastane Müdürü Muhammed Saliha, hastanedeki duruma ilişkin bilgi verdi.

Saliha, işgal rejiminin 21 Ekim'de hastaneyi abluka altına alması nedeniyle tam bir kuşatma altında yaşadıklarını, hastanedeki sağlık personeli ve hastaların hareket edemediğini ve dışarıdan destek alamadıklarını ifade etti.

Saliha, "Hayati önem taşıyan bölümleri çalıştırmak için gereken yakıtın neredeyse tükenmesinin yanı sıra ilaç ve gıda stoklarının tamamen tükenmesi nedeniyle hastane ciddi bir tıbbi ve gıda malzemesi sıkıntısı çekiyor. Bu da ihtiyaçların acilen girdirilmemesi halinde gelecek günlerde gerçek bir felaketin habercisidir." diye konuştu.

Hastanenin çevresinin sürekli hedef alındığını, bunun da yaralıların oraya ulaşmasını ya da herhangi birinin çıkmasını imkânsız hale getirdiğini aktaran Saliha, hastanedeki bölümlerin, yeni doğum yapmış ve doğum sonrası bakıma ihtiyaç duyan kadınların yanı sıra, acil tıbbi takibe ihtiyaç duyan hastalarla dolu olduğunu, hepsinin hastanenin içinde sıkışıp kaldığını ve hiçbir şekilde oradan çıkamadığını dile getirdi.

Müdür Saliha, işgal ordusunun hastane çevresini sürekli hedef alması, bombalaması ve ateş açması nedeniyle Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki durumu "felaket" olarak nitelendirdi. Saliha, uluslararası kuruluşlara bu katliam ve soykırım suçlarının durdurulması, hastaneye ilaç, tıbbi malzeme ve yiyecek ulaştırılması için işgalcilere baskı yapmaları çağrısında bulundu.

Gazze'nin kuzeyinde,

KATLEDİLENLER KEFENSİZ DEFNEDİLİYOR

İşgal ordusunun 18 gündür sıkı ablukaya alarak şiddetli saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yer alan Meşru Beyt Lahiya sakinleri, işgalcilerin saldırılarında katledilen yakınlarını kefensiz defnediyor.

Gazze

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, işgal ordusu Gazze Şeridi'nin kuzeyine yiyecek, su ve insani yardımlarını girişini engelleyip kuşatmasını sürdürerek soykırım suçu işlemeye devam ediyor. Bölgeye hava saldırılarını da sürdüren işgal ordusu, binaları havaya uçurmaya ve mahalleleri yok eden yıkımlarını sürdürüyor.

HASTANELERDE DAHİ KEFEN KALMADI

Görgü tanıkları, işgal ordusunun önceki gün akşamdan itibaren kuzeyde Cibaliya Mülteci Kampı'ndan kaçmak zorunda kalan on binlerce Filistinlinin sığındığı Meşru Beyt Lahiya bölgesini kuşatmaya aldığını anlattı. İşgal rejimine ait savaş uçakları ve topçu birliklerin kuşatma altına alınan bölgeye şiddetli saldırılar düzenlediğini aktaran görgü tanıkları, söz konusu saldırılar sonucu onlarca Filistinlinin şehit olduğu ve yaralandığını belirtti.

Görgü tanıkları, işgal güçlerinin yolları kapatması ve saldırılarını aralıksız olarak sürdürmesi nedeniyle sivil savunma veya sağlık ekiplerinin bölgeye ulaşamadığına dikkati çekti. Gazze'deki hastane kaynakları da işgal ordusunun devam eden ağır bombardımanda artan can kayıpları ve ablukaya bağlı olarak yeni kefenlerin bölgeye ulaşmaması nedeniyle hastanelerde dahi kefen bulunamadığını kaydetti.

İşgal ordusunun kuşatma altına aldığı bölgeye düzenlediği saldırılar sonucu onlarca kişinin katledildiği ve yaralandığını dile getiren Makadime, "israil'in sürdürdüğü abluka nedeniyle kefen bulamayan vatandaşlar, yakınlarını kefensiz toprağa veriyor." diye konuştu.

Meşru Beyt Lahiya bölgesi yakınlarındaki Kemal Advan Hastanesinin de kuşatma altında olduğu ve sağlık ekiplerinin vurulan yerlere gidemediğini söyleyen Makadime, işgal ordusunun dronlara monte ettiği ses cihazlarıyla vatandaşların güneye doğru göçünü istediğini söyledi.

Makadime, Filistinlilerden binlercesinin söz konusu çağrılara uymayarak sığınma merkezleri ve evlerinden ayrılmadığını kaydetti.

"BÖLGEDE TAM ANLAMIYLA BİR FELAKETİ YAŞIYORUZ"

Meşru Beyt Lahiya bölgesine sığınan Fevzi Abdulgani de "Bölgede tam anlamıyla bir felaketi yaşıyoruz. Yerinden edilen binlerce Filistinli, israil ordusunun saldırıları altında mahsur kalmış halde nereye gideceklerini bilemiyorlar." diye konuştu.

Önceki gün sabah saatlerinde Meşru Beyt Lahiya sakinleri olarak çok zor anlar yaşadıklarını dile getiren Abdulgani, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şehitlerin cesetleri ile yaralılar yollarda duruyordu. Büyük zorluklarla toplanan cesetler hastaneye götürülmeden toprağa verildi. Şehitlerin kefensiz toprağa verilmesi çok zor bir şey. Kefensiz defnedilen o cesetler birkaç gün sonra sokak köpekleri tarafından çıkarılabilir."

Filistinli Abdulgani, işgal ordusunun Gazze Şeridi'nde sürdürdüğü suçlara dünyanın sessiz kalmasına anlam veremediklerini de vurguladı.

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesi kaynakları da işgalcilerin ablukası nedeniyle birçok malzemenin yanı sıra kefenlerin de tükendiğini belirtti. Bu arada sosyal medya kullanıcıları, Kemal Advan Hastanesi yakınlarında bulunan vatandaşlara, bulabildikleri kumaş parçalarını hastaneye ulaştırmaları çağrısı yaptı.

Kaynak: DOĞRUHABER