Diyarbakır Valiliği, Bismil'de Örnek Caddesi olan sokağın adının "Ayşe Şan" olarak değiştirilmesine ilişkin Bismil Belediye Meclisi ve Bismil Kaymakamlığı oluru ile Diyarbakır valiliği isim değişikliğine uygun gördü. Sokağın ismi artık Ayşe Şan oldu.

I M G 3722-2

Örnek Caddesi Bismil’in neresindedir?

Örnek caddesi Akpınar mahallesinde Akpınar camisinde başlar, migros’un arka sokağı, eski buğdaycılar pazarı , iş bankası arka sokağı ve ta Barış (Sanayi) caddesine kadar gider. Örnek caddesinin toplam uzunluğu 920 metredir.

Peki, Ayşe Şan Hayat Hikayesi nedir? Nerelidir.

Eyşana Kurd, Eyşe Xan, Eyşana Eli olarak ta tanınan Ayşe Şan, 1938 yılında Diyarbakır'da baba evinde kurulan dengbêj divanlarıyla yaşama gözlerini açtı.

Ayşe Şan (doğum 1938, Diyarbakır - ölüm 18 Aralık 1996, İzmir), Kürt dengbêj. Eyşana Kurd, Eyşe Xan, Eyşana Elî isimleriyle de tanınır. Bir dengbej'in kızı olarak Diyarbakır'da doğdu, daha sonra sırasıyla Gaziantep, İstanbul, Almanya, Bağdat ve İzmir'de yaşadı.

I M G 3720

Babasının dengbêj olması nedeniyle küçük yaşta müzikle tanışmış, müzik hayatına Diyarbakır’da kadın cemaatlerinde mevlit ve ilahiler söyleyerek başladı. Diyarbakır’da sünnet ve dini günlerde islami illahi ve Mevlütler okudu. Sesi güzeldi.

1938 yılında Diyarbakır'da doğan Şan, Annesi Erzurumlu, Babası ise Cibran Aşiretinden olduğu söylenir…


Ayşe Şan'a o yılara dair sorulan soruya "Keşke Diyarbakır'daki evimizin duvarlarının dili olsaydı da o dengbêj gecelerini anlatsaydı. Evin dip köşesinde kendimden geçerek dengbêjleri dinlerdim" diye cevap verir.

I M G 3715

Ancak babası, kızının dengbejlik geleneğini sürdürme egilimini hoş karşılamaz, erkeklerin bulunduğu ortamda stran söylemesine sıcak bakmaz. Babası kızını seviyordu. Erkeklerin bulunduğu ortamda stran söyleşi dini açıdan uygun görmedi. Kızının vakti geldiğinde evlenip, çoluk çocuğa karışmasını istiyordu.

Ayşe Şan’nın 1.ci evliliği

Ayşe Şan, Mardin’li yakınları onu oğluna isterler. Mardin Derik'e gelin gider. Bu evlilikten bir kızları olur.

Aile içi geçimsizlik, boşanmaya yol açtı.

Ancak kızları olmasına rağmen evlilik yürümez. Ayşe Şan'ın önünde iki seçenek vardır: Ya evi terk edip baba evine gidecek ya da kabullenip evliliği sürdürecek...

Ayşe Şan'ın ailesi, akrabaları boşanma fikrine ilk başlarda sıcak bakmazlar. En büyük destekçisi Babası da hayatta değildi. Babası vefat ettiği için baba evine dönmez, dönemez. Annesi kızına destek çıkar, ama kızının yaşadıklarına üzülür, olaylara güç getirememenin ezikliğini yaşar.

Ayşe Şan, Mardin Derik’li eşinden ayrılır, kızını da babasına bırakır.

O zamanın zor geçim şartlarında, Ayşe Şan için acı dolu yılların başlar.

Genç yaşta Diyarbakır’dan ayrılarak Gaziantep’e gider.

Gaziantep’te sanat yaşamına ilk ciddi adımı atan Ayşe Şan, o dönemlerde Kürtçenin yasak olması nedeniyle radyoda 2 yıl boyunca Türkçe şarkılar söylemiştir.

1963 yılında ekonomik sıkıntılar nedeniyle sanatın merkezi olarak gördüğü İstanbul’un yolunu tutar.

İstanbul’da Kürtçe ve Türkçe konserler vermeye başlar. ‘Ez Xezalim’ adlı parçasıyla ünlenir. Daha sonra çıkardığı Kürtçe - Türkçe ilk kaseti, onun tanınmasına sağlar.

Ayşe Şan, daha sonra, Türkiye’den Almanya’ya gider. Burada sanat ve yaşam mücadelesini sürdürmeye çalışırken 18 aylık kızı Şahnaz’ı yitirir. Direndiği baskılara bir de duygu dünyasındaki bu büyük yıkım eklenir. (Şan’ın dillere destan “Qederê” adlı parçası bu yıllarda yazılır ve söylenir.)

I M G 3717

Ayşe Şan’ın, 2.ci evliliği

Şan, Almanya’da geçirdiği bu dönemin ardından yeniden İstanbul’a döndüğünde iyi bir evlilik yaparak üç çocuk annesi oldu.
Şan, 1979 yılında bazı arkadaşların önerisiyle bu kez Bağdat’ın yolunu tutar.

Bazı sanatçı arkadaşlarının yardımı ile Bağdat’ın Sesi Radyosu’nda "Eyşana Eli" adıyla sesini duyulmaya başladı. Dönemin Hewler Valisi’nin daveti üzerine Hewler’e gider. Sanatçı Cizrawi ve Berwari birçok yerde konserler verdi. Cizrawi de Ayşe Şan’ın hayatından etkilenerek ‘Le le le waye, Eyşane le waye, çav biçuke le waye..’ gibi Ayşe Şan’nın aşkını dilendiren şarkılar seslendirdi.

Qederê ve Dayikê gibi unutulmaz şarkılara imza atmıştır.

Ayşe Şan ‘Dayike’ ile artık Kürtlerin tüm annelerin yüreğinin sesi olmuştu. Kendi yaşamında tanık olduğu Kürtlerin acı ve baskı dolu yaşamını şarkılarında dilendiren Ayşe Şan, yine de bütün acılarını vakur bir şekilde karşılayacak ve şunları söyleyecekti: “Ezilmişlik, kendisiyle beraber büyük acı ve keder yaratır.

Ayşe Şan’ın acı ve keder dolu yaşamına kanser hastalığı eklenir. Ölümünden önce son kez ilk eşinden boşandığı Derik’teki ilk kızını görmek isteyen anneye izin vermediği gibi, annesinin mezarını bile bir kez olsun ziyaret etmesine izin verilmez.

Bu olay Ayşe Şan’ın hayatında büyük bir yara açar. Ayşe Şan, bu acısını, müzik duygusunda derin izler bırakan bu olay sonucunda ‘Dayike’ şarkısıyla dillendirir.

I M G 3716

Zorluklarla dolu olan hayatı gurbet elde tek başına mücadele ve sıkıntılarla geçmiştir.

Ayşe Şan 18 Aralık 1996 yılında İzmir’de kanser hastalığına yenik düşerek, 58 yaşında yaşamını yitirerek aramızdan ayrıldı.

Kaynak: Haber Merkezi