TBMM'de gerçekleştirdiği basın toplantısında gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulunan HÜDA PAR Genel Sekreteri ve Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, Diyarbakır'ın Çınar ile Mardin'in Mazıdağı ilçeleri arasında çıkan yangın sebebiyle söz konusu bölgenin afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğini ve yangının çıkışında ve durdurulamamasında ihmali bulunanların cezalandırılması gerektiğini söyledi.
Demir, ayrıca DEDAŞ kaynaklı sorunlara değindikten sonra; gündemdeki yerini koruyan Filistin'de ki soykırım suçuna fiilen iştirak eden Türkiye vatandaşlığı bulunan katiller, vergi sistemindeki adaletsizlik ve asgari ücret tartışmalarını gündemine alarak önemli değerlendirmelerde bulundu.
"Yangından etkilenen bölge afet bölgesi ilan edilmeli, zarar gören tüm çiftçilerimizin zararları ivedilikle karşılanmalı"
Diyarbakır'ın Çınar ile Mardin'in Mazıdağı ilçeleri arasında çıkan yangın ile sözlerine başlayan Demir, "Yangının çıkış sebebi ve yangına müdahalede geç ve yetersiz kalındığı ile ilgili bütün iddialar ciddiyetle araştırılmalı," diyerek "kasıt ya da ihmali bulunanlar hakkında etkin bir soruşturma yürütülerek sorumluluğu bulunanlar cezalandırılmalıdır." ifadelerini kullandı.
Demir şunları kaydetti:
"Diyarbakır'ın Çınar ile Mardin'in Mazıdağı ilçeleri arasında çıkan yangın maalesef büyük bir facia ile sonuçlandı. Yangın faciasında vefat eden kardeşlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı ve sabır-ı cemil; yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyoruz. Yangının çıkış sebebi ve yangına müdahalede geç ve yetersiz kalındığı ile ilgili bütün iddialar ciddiyetle araştırılmalı, kasıt ya da ihmali bulunanlar hakkında etkin bir soruşturma yürütülerek sorumluluğu bulunanlar cezalandırılmalıdır. Bununla birlikte yangından etkilenen bölge afet bölgesi ilan edilmeli, zarar gören tüm çiftçilerimizin zararları ivedilikle karşılanmalı, mağduriyetleri giderilmelidir. Bu bağlamda çiftçilerimizin var olan borçları da silinmeli, yeni destek programları hayata geçirilmelidir. Bundan sonraki olası yangınların önüne geçebilmek için var olan tedbirler artırılmalıdır."
"Bölgedeki elektrik iletim hatları oldukça eski, yenileme çalışmaları yetersiz ve sık sık trafo patlamalarının yaşanıyor"
Özelleştirilen Elektrik Dağıtım Şirketleri'nin halkı mağdur ettiğini belirten Demir, "Öte yandan 15 kişinin vefatına neden olan yangınla ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda, yangının Dicle Elektrik'in sorumluluğunda olan elektrik direğinden kaynaklı olduğu belirtilmişti. Şirketten yapılan açıklamada ise yangının elektrik kaynaklı olmadığı, özel mülkteki anız yakımından çıktığı iddia edildi. DEDAŞ sorumluluğu üzerinden atmaya çalışıyor. Bölgede daha önce çıkan birçok yangının elektrik kaynaklı olduğu kamera görüntüleri ve görgü tanıklarının ifadesiyle kanıtlanmıştı. Öte yandan bölgedeki elektrik iletim hatlarının oldukça eski olduğu, yenileme çalışmalarının yetersiz kaldığı ve sık sık trafo patlamalarının yaşandığı bilinmektedir." dedi.
"DEDAŞ kaynaklı sorun ve şikayetlerin haddi hesabı yok"
"DEDAŞ kaynaklı sorun ve şikayetlerin haddi hesabı yok." diye belirten Demir, "Mardin'in Kızıltepe'ye bağlı mahalleleri ile Şanlıurfa'nın kırsal kesimlerini kapsayan planlı elektrik kesintileri halkımızı mağdur etmektedir. Elektrik kesintileri sebebiyle bölgedeki insanların suya erişimi de kısıtlanmaktadır. Yine Şanlıurfa ve Mardin bölgeleri başta olmak üzere mevcut kesintilere ek olarak temmuz ayından itibaren tarımsal sulama yapan vatandaşların elektriklerinin kesileceği ifade edilmektedir. Bu durum çiftçilerimizi yine zarara uğratacaktır. Elektrik saatleri direklerin üzerine çıkarılarak kaçak oranı sıfıra indirilmişken hiçbir gerekçe gösterilmeden yapılacak uygulamanın makul bir izahı olamaz. DEDAŞ ayrıca borçlu, borçsuz ayırmaksızın çiftçilerin mazot, gübre ve ürün desteklerine el koyabilmektedir. Böylesi bir hukuksuzluk görülmüş bir şey değil. Çiftçinin ihtiyaç duyduğu desteklemeye DEDAŞ nasıl el koyabiliyor? Bu hukuksuzluğu yapma cesaretini nereden alıyor? DEDAŞ işini yapmalı, denetlenmeli, hukuksuzluğa son vermeli ve halkı mağdur etmeyi bırakmalı. Sebep olduğu zararları da tazmin etmelidir. Bu hususta yetkili kurumların DEDAŞ'a artık dur demesi gerekiyor." şeklinde konuştu.