1923: Japonya'nın Tokyo ve Yokohama şehirlerinde meydana gelen büyük depremde yaklaşık 300 bin kişi hayatını kaybetti. "1923 Kanto Depremi" olarak bilinen bu afet, saat 11.58'de meydana gelmiş ve 4 dakika sürmüştür. Jeologlar, bu depremin 7,9 büyüklüğünde olduğunu tahmin etmektedir. Büyük Kanto Depremi, tarihin en yıkıcı depremlerinden biri olarak kabul edilir.

1924: Türkiye'de müzik eğitiminin temellerinden biri olan Musiki Muallim Mektebi, Ankara'da açıldı. Kurtuluş Savaşı sonrası kurulan yeni yönetim, Batı tarzı hayat ve kültürü Müslüman halka benimsetmeye çalışırken, geleneksel medreseler ve irfan merkezleri kapatılmıştı.

1929: Türkiye'de ilk ve orta öğretim okullarının müfredatından Arapça ve Farsça dersleri kaldırıldı. Arap harflerinin zor öğrenildiği gerekçesiyle Arapça’nın da eğitimden çıkarılması, İslam'ın dilinin ve dinin toplum belleğinden silinmesi girişimi olarak yorumlandı.

1939: Alman orduları, Polonya'nın Lehistan bölgesine girerek İkinci Dünya Savaşı'nı resmen başlattı. 60 milyon kişinin yaşamını yitirdiği bu savaşın başlamasının 50. yılında, 1 Eylül Dünya Barış Günü olarak ilan edildi.

1949: Van'ın Özalp ilçesinde 1943'te 33 köylüyü infaz etmekle suçlanan emekli Orgeneral Mustafa Muğlalı tutuklandı. Muğlalı, sınırda yaşayan 33 köylüyü, İran tarafındaki aşiretlere gözdağı vermek amacıyla kurşuna dizdirmişti. Tutuklanarak cezaevine gönderilen Muğlalı, burada hayatını kaybetti. Yaklaşık 60 yıl sonra, Özalp'teki kışlaya adı verilse de 2011'de bu isim tabeladan kaldırıldı.

1969: Muammer Kaddafi, Libya'da askerî bir darbeyle Kral İdris'i devirdi. Kaddafi'nin 42 yıl süren yönetimi, 2011 Libya İç Savaşı sırasında sona erdi ve Kaddafi linç edilerek öldürüldü.

2016: Bangladeş'te Cemaat-i İslami liderlerinden Mir Kasım Ali idam edildi. 1971'deki Bağımsızlık Savaşı sırasında Bangladeş'in Pakistan'dan ayrılmasına karşı çıkan Cemaat-i İslami Partisi'nin Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi Mir Kasım Ali, Zalim Hasina Hükümeti tarafından kurulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi'nde yargılanarak idam cezasına çarptırıldı. Mir Kasım Ali, idam sehpasına izzetle yürürken, son sözleriyle de bu duruşunu ortaya koydu: "İdamın ipinden korkmayın, üzülmeyin. Şehit kanına bulanan toprak daha verimli olur. Siz de o toprakta kelime-i tevhid bayrağını dikeceksiniz." Bu sözleriyle, ardında sahiplenilmesi gereken büyük bir miras bıraktı. İdam kararlarının arkasında ABD ve Batı'nın desteğinin olduğu, Müslümanların bu duruma karşı sessiz kalmasının idam furyasının devam etmesine neden olduğu belirtilmektedir.

Kaynak: Haber Merkezi