Ramazan ayında iki minare arasına gerilen ipler üzerine kandil veya elektrik ampulleriyle yazılan yazılar ve yapılan ışıklı süslemeler, mahya olarak adlandırılıyor.
Osmanlı’dan günümüze kadar süregelen mahya geleneği, Ramazan ayının müjdecisi olarak kabul ediliyor. Ancak bu gelenek günümüzde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Emekli İmam Remzi Yağmurcu, mahyanın tarihçesi ve günümüzdeki durumuna dair önemli açıklamalarda bulundu.
Ramazan ayında iki minare arasına gerilen ipler üzerine kandil veya elektrik ampulleriyle yazılan yazılar ve yapılan ışıklı süslemeler, mahya olarak adlandırılıyor.
Osmanlı’dan günümüze kadar süregelen mahya geleneği, Ramazan ayının müjdecisi olarak kabul ediliyor. Ancak bu gelenek günümüzde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Emekli İmam Remzi Yağmurcu, mahyanın tarihçesi ve günümüzdeki durumuna dair önemli açıklamalarda bulundu.
Geleneksel sanatların giderek kaybolduğuna dikkat çeken Yağmurcu, mahyacılığın da bu süreçten nasibini aldığını ifade ederek, “Maalesef Türkiye’de mahyacılığı sürdürebilecek esnaf neredeyse kalmadı. Koskoca ülkede sadece bir iki kişi bu işi yapıyor. Elektrik teknolojisinin gelişmesiyle birlikte mahyacılık da unutulmaya yüz tuttu. Oysaki mahyacılık, sadece bir ışıklandırma sanatı değil, aynı zamanda Ramazan’ın gelişini müjdeleyen bir habercidir. İnsanları ibadete teşvik eden bir geleneğin kaybolmasına tanıklık ediyoruz.” şeklinde aktardı.
Yağmurcu, mahyanın yalnızca Türkiye’de değil, tüm İslam dünyasında önemini yitirdiğini vurgulayarak, “Ne yazıkki, sanata olan ilgi giderek azalıyor. Gençler artık mahyacılıkla ilgilenmiyor. Oysaki, bu gelenek yüzyıllardır Ramazan’ı simgeliyor. Günümüzde ibadete olan ilginin de azaldığını görüyoruz. Üstad Bediüzzaman’ın dediği gibi, ‘Osmanlı Avrupa’ya, Avrupa Osmanlı’ya hamile; her ikisi de doğumunu yapacaktır.’ Bugün Türkiye’de ibadete olan ilgi azalırken, Avrupa’da insanlar İslam’a yöneliyor.” ifadelerini kullandı.
