Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, her yıl geleneksel olarak düzenlediği yıllık basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Putin, 4.5 saat süren toplantıda 76 soruya cevap verdi.
Rus ekonomisinin gelişimine dikkat çeken Putin, “Ekonomideki her şey temeldir. Durum istikrarlı ve sürdürülebilir bir şekilde ilerliyor. Tüm tehditlere rağmen iki yıl içinde ekonomik büyüme yaklaşık yüzde 8 oldu. ABD'de yüzde 5-6, euro bölgesinde yüzde 1’dir. Ekonomik büyümemiz büyük ölçekli egemenliğimizin güçlenmesinin bir sonucudur. Memnuniyet verici başka göstergeler de var. Birincisi, tüm dünya ülkeleri, tüm ekonomiler için ciddi göstergelerden biri de işsizlik oranıdır. Bu oran yüzde 2-3 gibi rekor düşük bir seviyede. Bu daha önce hiç olmamıştı. Geçen yıl Almanya'yı solladık, bu yıl da Japonya'yı solladık. Ama görüyorsunuz ki bu, uykuya dalmamız ve sakinleşmemiz gereken bir gösterge değil. Tabii ki değil. Her şey aktif olarak ilerliyor. Euro bölgesi uykuda olsa da, dünya kalkınmasının başka merkezleri de var ve onlar ilerliyor” dedi.
“Esad ile henüz görüşmedim”
ABD’li bir gazeteci, Suriye’de 12 yıl önce kaybolan bir ABD’li gazetecinin bulunması için Suriye’nin devrik lideri Esad ile görüşüp bilgi alıp alamayacağını sorusana Putin, "Açıkça söylemek gerekirse Esad ile henüz görüşmedim. Ama yakınlarda bunu yapacağım. Bunu da elbette sorarım. 12 yıl önce Suriye’de aktif bir savaş vardı. Esad bu gazeteciyle ilgili bir bilgiye sahip mi değil mi bilemiyoruz. Ancak bunu soracağıma söz veriyorum. Ayrıca Suriye’de durumu kontrol eden kişilere de sorabilirim” dedi.
ABD’de Donald Trump’ın yeniden başkan seçilmesinden sonra kendisiyle bir görüşme yapıp yapmadığı sorusuna cevap veren Putin, Trump ile ne zaman görüşeceğini bilmediğini, kendisi ile 4 yılı aşkın süredir görüşmediğini belirtti. Putin, ayrıca Trump ile her zaman konuşmaya hazır olduğunu aktardı.
“Suriye’de Rusya’nın bir yenilgisi yok”
Esad rejiminin devrilmesinin ardından Rusya’nın, Suriye’de de bir kayba uğramadığını savunan Putin, “Suriye'de yaşananlar Rusya'nın yenilgisiymiş gibi aktarmak istiyorsunuz. Sizi temin ederim ki düşündüğünüz gibi değil. Biz Suriye’ye geldiğimizde orada terör devleti kurulmasın diye geldik. Biz aslında hedefimize ulaştık. Suriye'deki hükümet güçlerine karşı silahlı faaliyetler yürüten gruplarda bile iç değişimler yaşandı. Bugün pek çok Avrupa ülkesinin ve ABD'nin bunlarla ilişki kurmak istemesi boşuna değil. Eğer bunlar terör örgütüyse siz neden bu işe karışıyorsunuz? Demek ki değiştiler Bizim tüm güçlerle diyaloğumuz var” dedi.
“Rus üslerinin kalması için görüşmeler sürdürüyoruz”
Esad rejimi sonrası Suriye’deki Rus üslerinin geleceğine değinen Putin, “Oradaki gruplarla diyalog halindeyiz. Birçoğu üslerimizin orada kalmasından yana. Bunu değerlendireceğiz. Biz orada bulunuyorsak o ülkenin çıkarlarına göre de hareket etmeliyiz. Hmeymim Hava Üssü ve Lazkiye’deki deniz üssünün insani yardım amaçlı kullanılması da gündemimizde” dedi.
“Halep'e 350 bin kişi ilerledi”
Muhaliflerin ilerleyişi sırasında Rus askerlerinin Halep ve diğer kentlerde savunma hattında bulunmadığını da ekleyen Putin, “Kara üssümüzde (Hmeymim) silahlı güçlerimizi tutmadık. O bölgede İranlı silahlı güçler vardı. Halep'i 30 bin kişi savunuyordu. Ancak onlar (muhalif silahlı güçler) Halep'e 350 bin kişi ilerledi. Onlar da (Esad rejimi askerleri ve İranlı silahlı gruplar) kendi pozisyonlarını bırakıp çekildiler. Diğer kentlerden de hiç çatışmaya girmeden çekildiler. İran daha sonra bizden savaşçıların tahliyesi için destek istedi. Biz 4 bin İranlı savaşçıyı Tahran'a sevk ettik. Birçoğu da Lübnan'a çekildi" dedi.
“İsrail’in işgalini kınıyoruz”
İsrail’in, Gazze ve Lübnan’daki saldırılarını diplomatik olarak her platformda kınadıklarını dile getiren Putin, İsrail ordusunun durumdan istifade ederek Suriye topraklarında ilerleyişini de kınadıklarını vurgulayarak, “Suriye’de ana kazanan İsrail’dir. İstediğiniz şekilde İsrail’in yaptıklarını değerlendirebilirsiniz. Rusya her türlü İsrail işgalini kınıyor. Golan Tepeleri’ndeki sınırdan 25 kilometreden daha fazla ilerledi. Sovyetler döneminde kurulan sınırlar dahi İsrail tarafından işgal edildi. Şu an oraya ilave güçler çekiyorlar. Birkaç bin askerlerini de sevk ettiler. Sanki oradan çekilmeye değil kökleşmeye gidiyorlar. Eğer bütün bunlar Suriye’nin dağılması ile sonuçlanacaksa bu Suriye halkı tarafından çözülmesi gereken bir sorun” dedi.
“Artık hiç gülmüyorum”
Bir gazetecinin 3 yılda değişip değişmediğine dair sorduğu soruya cevap veren Putin, soruya samimi bir şekilde karşılık vererek, “Hayat sürekli değişiyor, herkes değişiyor. 2 buçuk 3 yıldır ciddi bir sınavdan geçtik. Dürüstçe söyleyebilirim, daha az şaka yapmaya başladım ve bu 2 buçuk senedir neredeyse hiç gülmüyorum. Bir değişim daha var, konuların çözümü konusunda odaklanma kabiliyetimi daha da güçlendirdim” dedi.
Putin, 3 yıl öncesine dönüldüğünde Ukrayna’ya saldırı emrini yeniden verip vermeyeceği sorusuna, “2 buçuk yıl önce bu kararın daha önce alınması gerektiğini düşünürdüm. Buna göre daha önce hazırlanmamız gerekiyordu. Kırım kararı ve 2022 kararı da spontane gelişti. Sana saldıracaklarını beklemeye zaman yoktu. Minsk anlaşmalarında kandırıldığımızı anladığımızda Rusya ile her şeyi yerle bir etmeye karar verdiler. Buna karşılık bu kararı almaya mecbur bırakıldık” dedi.