Ali Harîrî ('Elî Herîrî) HAYATI VE ESERLERİ (1010-1070)
Miladi 1010 tarihinde Herir köyünde dünyaya gelmiştir. Herir Köyünün Soran bölgesinde olduğunu belirten rivayetler vardır.
Hakkari’ye bağlı olduğunu söyleyenler de vardır.
Şeyh Elî Heriri’nin 1070 yılında vefat etti.
Ali el-Harîrî, küçük yaşta ilim öğrenmek için suriye (Şam’a) gitti. Babasının vefâtı üzerine amcasının himâyesinde yetişti.
Ali el-Harîrî, derecesi yüksek, hâl ve sâhibi, cesûr, vekarlı bir zât idi.Şiirleri halkımız arasında gece okunurdu. Dinleyenler üzerinde büyük etki bırakırdı. Birisinin güzel şiir okuyuşundan bahsedilip övülmek istendiğinde, Ali Hariri'nin şiirleri akla gelirdi.
Eli Heriri, Ozanlığında olduğu kadar, bilge yönüde vardı.
Eli Heriri büyük bir adam, olgun bir alim ve Herir de, bilginin diyarıydı.
Eğer Eli Heriri hakkında iyi bir araştırma ve inceleme yapılırsa, bir çok şey karanlıktan aydınlığa çıkacak, ilginç bulgularla karşılaşılacaktır.
Memleketin ve dönemin durumu aydınlanacaktır.Şiirlerinde Elî (Ali), Eliyo veya Şêx Elî ismiyle karşımıza çıkmıştır. Bizim elimizdeki şiirlerinde, her bir şiirinde bu üç isimden birini kullanmıştır. Bu güne kadar bize ulaşan şiirleri incelediğimizde, kaideli şiirlerin ona ait olduğunu görürüz. Şüphesiz Eli Heriri, bilgin bir şahsiyet olarak Kürt toplumunu tahlil etmiştir.
Eli Heriri’nin ismini ilk olarak yazılı kaynaklarda Şêx Ehmedê Xani’nîn Mem û Zin’inde eserinde geçmektedir.
Aleksander Jaba Kürt şairlerinin ilkinin Eli Heriri olduğunu belirtir. Zira divan ve şiirlerinin Kürdistan’da, oldukça yaygın olduğu anlatılır.
Eli Heriri’nin şiirleri kolay anlaşılıyor. Şiirleri zarif ve ahenklidir. Bir çok kişi şiirlerini ezberden bilirdi. Feqi ve hoca arasındaki diyalog toplumda genellikle konuşulur ve ondan epey bahsedilirdi.
Bugün Kürdistan’da Eli Heriri’nin adıyla bilinen divan hakkında bilgimiz yoktur. Halk arasında sözleri ve şiirleri sözlü olarak dolaşır.
• ALİ HARİRİ’DEN BİR ŞİİR:
"Ger Hûn Bibînin Narê Eşq"
Ger hûn bibînin narê eşq,
Tenê li bom zarî dikin,
Herkes bizanit halê eşq
Bi hîle dijwarî dikin.
Bi halê eşq bexîl bûbûm
Her dem di dem zelîl dibûm,
Bê rê û bê delîl dibûm
Herkes bi xemxwarî dikin.
Hûn bar mekin xemên di zor,
Le hesreta wardên di sor
Çavê di reş bisk têne dor,
Enîya bi nûr tarî dikin.
E’nîya bi nûr zilf têne ser,
Rengîn dibin şems û qemer,
Reşmar ji perdanê neder,
Li 'er’era yarî dikin.
Hoş û 'er’ era şimşa diket,
Teşmîn reva sebir û xîret,
Ahû medet, ahu medet
Çeşman çi xubarî dikin.
Çavê li rojê bîne kom,
Came mey anî ji bom
Emir kir lazim vexom,
Mestî ji min jarî dikin.
Mest û şerab qendavê,
Êsir û bendêt vê şevê
Ger wesfê yarê ez bibêm
Hûn terkî huşyarî dikin.
TÜRKÇESİ
Aşk ateşini görmek için
Benimle bir kez konuşun yeter
Herkes bilsin aşk halini
O hep zulmeder hileyle.
Sarhoş oldum aşk haliyle
Hakir oldum günden güne
Yolsuz ve delilsiz kaldım
Çilekeş eder herkesi.
Gamı yük etmeyin fazla
Gül hasretinde olanı
Gözü perçemle dolanı
Bedbaht eder alnı nurlu olanı.
Dökülür nurlu alına zülüf
Renk verir güneşe aya
Perdeden görünmez yazma
Ardıçla yarenlik eder.
Açar saçını bozguncuya
Koklatır ne ar ne haya
Aman, eyvah, yazık oysa
Gözler nasıl da kül eder.
Günüme doldu o gözler
Şaraptan verdi bir kadeh
İç dedi hemen emretti
Sorhoşluğu zehir eder.
Çevirir meyi şerbete
Bu gece esir köleyim
Vasfını söylesem yarin
Uykuya ah düşman eder.