Reisi, son dönemlerde bazı Avrupa ülkelerinde Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırıları hatırlatarak, Kur'an-ı Kerim'in insanları düşünmeye, maneviyata, adalet, ahlak ve hakikate davet ettiğini vurguladı.
İran Cumhurbaşkanı, "Kur'an'da insanın mutluluğunu sağlayan üç temel konu var: tevhit, adalet ve insan onuru. Ancak Kur'an'da kibirlilere, güç ve mal sahiplerine karşı uyarılar da bulunuyor. İlahi sözleri yok saymak ve kültürel mirası yok etmek neye yarar? Tarih boyunca peygamberler, kibir sahiplerine ve zalimlere karşı direnmiştir. Nemrud, Firavun, Harun, Hazreti İbrahim, Hazreti Musa ve Hazreti İsa'yı hatırlamak gerekir." şeklinde konuştu.
Kur'an-ı Kerim'e yapılan saldırıların yanı sıra, okullarda başörtüsünün yasaklanması ve İslam karşıtlığı gibi davranışların, çağdaş insanlar arasında hoşgörüsüzlük olduğunu ifade eden Reisi, bu tür kültürel ayırımcılığın özellikle Müslüman toplumları ve göçmenleri hedef aldığını vurguladı.
Dini inançlara saygının BM'de bir mekanizma aracılığıyla sağlanması gerektiğini öneren Reisi, bugün İslam dinine ve aileye karşı bir savaşa tanık olduklarını belirtti.
Reisi, işgalci siyonist rejimin Filistin, Lübnan ve Suriye topraklarına yönelik saldırılarına dikkat çekerek, bu işgallerin suç olduğunu ve barışın inşa edilemeyeceğini belirtti.
ABD'nin nükleer anlaşmadan çekilmesini "zorbalık" olarak nitelendiren Reisi, Amerika'nın anlaşmayı ihlal ettiğini ve işbirliği yerine kanunsuzluğu ve zorbalığı tercih ettiğini söyledi.
Reisi, "Dünyayı Amerikanlaştırma projesi başarısız oldu ve İran halkı, İslam devriminin yardımıyla Doğu ve Batı'daki zorba yönetimlerin yüzündeki maskenin düşmesinde büyük bir rol oynadı." şeklinde ekledi.