Sahil Kentlerinden Diyarbakır’a Nasıl Geldi?
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sözen, bu türün Türkiye’de daha çok sahil şehirlerinde görüldüğünü belirterek, Diyarbakır’a sebze, meyve ya da tahıl yüklü kamyonlarla taşınmış olabileceğini ifade etti.
Farklı Besinlerle Hayatta Kalabiliyorlar
Prof. Dr. Sözen, kahverengi sıçanların oldukça geniş bir beslenme yelpazesine sahip olduğunu vurgulayarak, “Bu tür, böceklerden kuş yumurtalarına, küçük kuşlardan kertenkelelere kadar birçok şeyle beslenebiliyor. Ayrıca çöpler, yabani bitkiler ve tohumlar da besin kaynakları arasında yer alıyor” dedi.
Hızlı Üreme ve Gelişmiş Koku Yeteneği
Oldukça hızlı üreyen bu kemirici türün, yılın her döneminde çoğalabildiğine dikkat çeken Sözen, “Bir dişi, her doğumda ortalama 8 yavru dünyaya getiriyor ve 3-4 ay içinde üreme olgunluğuna ulaşabiliyorlar. 22-24 günlük gebelik süresiyle yılda 7-8 kez doğum yapabiliyorlar” ifadelerini kullandı.
Koku duyularının oldukça gelişmiş olduğunu belirten Sözen, “Bu tür, besinlerini bulmada en çok koku alma duyularını kullanıyor. Hatta karşılaştıkları bir sıçanın kendi gruplarından olup olmadığını dahi kokusundan anlayabiliyorlar” dedi.
Diyarbakır’da görülen kahverengi sıçan popülasyonunun incelenmesi ve izlenmesi gerektiğini belirten uzmanlar, türün bölgedeki ekosistem üzerindeki etkisinin araştırılmasının önemine dikkat çekti.