Şanlıurfa ve Adıyaman'dan geçen 55 kilometre uzunluğundaki Bozova fay hattında, bilimsel araştırmalar başlatıldı. Uzmanlar tarafından 5 noktada kazılan hendeklerle elde edilecek bilimsel veriler sonucunda muhtemel bir depremin Atatürk Barajı'na, Adıyaman, Şanlıurfa ile çevre illere etkisinin belirlenmesi hedefleniyor. Deprem Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü Doç. Dr. Ökmen Sümer, Atatürk Barajı ile fay hattı arasında 1 kilometrelik mesafe olduğunu belirterek şu an için korkulacak bir durum olmadığını söyledi.
İçişleri Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından desteklenen, Dokuz Eylül Üniversitesince yürütülen 'Türkiye Diri Faylarının Paleosismolojik Özelliklerinin Belirlenmesi' projesi Şanlıurfa ve Adıyaman'dan geçen Bozova fay hattında sürdürülüyor.
Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ökmen Sümer, Afyon Kocatepe Üniversitesi Deprem Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Çağlar Özkaymak, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Volkan Karabacak ve Dokuz Eylül Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Paleosismoloji Uzmanı Dr. Çiğdem Tepe'nin de bulunduğu heyet, Şanlıurfa'nın Bozova ilçesindeki fay hattında çalışmalar yaptı.
“55 kilometrelik bir fay ve 7 şiddetine varan bir deprem üretebilir”
İncelemelerinin ardından gazetecilere açıklama yapan Doç. Dr. Ökmen Sümer, 10 kişilik heyetle fay hatları üzerinde çalıştıklarını belirterek, "Bizler bu bölgeden geçen fay hattını incelemek üzere 2 aydır çalışmalar yürütüyoruz. Burada 100'ü aşkın bilim insanın çalıştığı proje kapsamında paleosismolojik inceleme yapıyoruz. Paleosismolojik fayların geçmişine bakarak ileride nasıl bir deprem üretecekleriyle ilgili yaklaşım sergileyen bilim dalıdır. Burada özellikle de Bozova fay hattı üzerinde çalışıyoruz. Bu hat önemli çünkü Atatürk Barajı'na yakın bir fay. Uzunluğu itibarıyla 55 kilometrelik bir fay ve 7 şiddetine varan bir deprem üretebilir. Atatürk Barajı'na etkisiyle ilgili önemi dolayısıyla biz önceliğimizi Bozova fay hattına verdik. Bu fayın geçmişini anlamaya yönelik 1 sene önce bilimsel çalışmalar başlattık. Yaklaşık 1 aydır burada 5 farklı alanda çalışıyoruz. Bizim hendek dediğimiz kazılar yaparak fayın içine bakarak o fayın deprem tarihçesini ilgili veriler elde ediyoruz. Bu projenin sonucunda 8-9 ay sonra laboratuvar çalışmalar da bittiğinde biz bu fayla ilgili çok daha fazla bilimsel veriye sahip olacağız" diye konuştu.
“Şu an için korkulacak, endişe edilecek bir durum yok”
Doç. Dr. Sümer, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Bozova fayı konusunda gerçek dışı büyük spekülasyonların yapıldığına dikkat çekerek, "Atatürk Barajı'nın bendini bu fay kesmiyor, bu çok önemli. Depremlerde 2 hasar oluşuyor, 1'isi yüzey yırtılması diğeri dalgadan kaynaklı. Dolayısıyla biz en azından Atatürk Barajı'nın bendini kesen bir fay riskinden kurtulmuş durumdayız. Atatürk Barajı bendi ve özellikle havzanın güneyiyle ilgili bir baskınla ilgili bir tehlike olur mu? Bu çalışmanın sonunda ortaya çıkartılacak. Atatürk Barajı, önemi dolayısıyla Bozova fay hattı araştırması öncelikli fay olarak ilan edildi. Şu an için korkulacak, endişe edilecek bir durum söz konusu değildir" dedi.
