"Aksa Tufanı" operasyonuyla beraber Filistin'e yönelik saldırılarını arttıran işgal rejimi, geçtiğimiz hafta hastaneyi bombalamasının ardından dün akşam saatleri itibariyle Gazze'nin iletişim ağlarını engelleyerek kara harekâtını başlattı.
Gazze'ye yönelik akşam saatleri itibariyle yoğun bomba atışlarının yapılmasını protesto eden Müslümanlar, birçok ilde olduğu gibi Diyarbakır'da da meydanları doldurdu.
HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanlığının çağrısıyla merkez Kayapınar ilçesi Yenihal Köprülü Kavşağında bulunan Filistin'e destek çadırı önünde toplanan Diyarbakırlılar, direnişe olan desteklerini bir kez daha yineledi.
Emin Bulut'un Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı
Hüseyin İnci Hoca'nın yaptığı dua ile devam eden programda bir konuşma yapan HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkan Yardımcısı Yahya Oğraş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Eğer Türkiye düşerse Kudüs, Gazze, Filistin düşer' ifadesini hatırlattı ve elindeki yetki imkanını kullanması yönünde çağrıda bulundu.
"Bu soykırım Filistin'le sınırlı kalmayacak, ümmete doğru gelecek"
"Gazze belki bu gece fiziki olarak karanlığa gömülmüş olabilir ama Allah'ın izniyle direniş gruplarının yüreği aydınlıktır" diyen Oğraş, "Bugün dünya sus-pus olmuş ama herkes şunu bilsin ki eğer o kardeşlerimiz zarar görürse dünya ve özellikle İslam ülkelerinin halkı asla rahat yüzü görmeyecektir. Çünkü bunlar Davut koridorunu açmaya; Rakka'ya, Irak'a, Mezopotamya'ya, bulunduğumuz topraklara göz dikmeye çalışıyorlar. Bu asla orayla sınırlı bir harp olmayacaktır. Sadece oraya has bir soykırım değil, ümmete doğru aşama aşama gelecektir." ifadelerini kullandı.
Birleşmiş Milletlere de seslenen Oğraş, "Birleşmiş Milletlere bağlı söz de çocuk haklarını korumakla görevli UNİCEF var ve çocukların yeme içmesinden yetiştirilmesine ve eğitimine kadar toplamda 54 maddeden oluşuyor. Ey Birleşmiş Milletler! bugüne kadar Gazze'de katledilen bebeklerin yüzüne nasıl bakacaksınız? O yazdığını 54 maddeyi suratınıza çarpıyoruz. Sizler ikiyüzlü ve sadece kendilerini düşünen bir yapısınız. Şehid olan her bir masum çocuk Allah'ın izniyle bomba olup evinizi darmadağın edecek." şeklinde konuştu.
29 mayıs seçimlerinden önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Eğer Türkiye düşerse Kudüs, Gazze, Filistin düşer' ifadesine atıfta bulunan Oğraş, "Bizde Kudüs, Gazze, Filistin düşmesin diye yanında yer aldık, destek verdik. Şu an Gazze düşüyor, neredeyiz? Söylediğimiz her sözün mutlaka bir gün hesabı olacaktır. Onun için bugün elinde imkânı olan eğer bunu kullanmazsa mahşerde nasıl hesap verecek? Ölünceye dek vicdanı nasıl rahat edecek?" dedi.
"Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan umudumuzu kaybetmek istemiyoruz"
Oğraş'ın konuşmasının ardından Abdulhakim Avut'un duasıyla devam eden programda HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Dr. Halef Yılmaz, yaptığı konuşmasında Cumhurbaşkanının tutumunu eleştirerek Erdoğan'a hitaben "Selahaddin-i Eyyubi olma fırsatını kaçırdın" dedi.
Ümmetin suskunluğunu kastederek "İslam ülkelerinde umut yok. 57 İslam ülkesinin yapamadığını bir avuç Müslüman yapıyor." diyen Yılmaz, "Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan bir umudumuz vardı, bu umudu halen diri tutmaya çalışıyor, kaybetmek istemiyoruz. Bu umut kaybolduğu gün iş değişir, farklı bir yere gider. Müslüman halkın, Filistinlilerin, Gazzelilerinin, İslam ülkelerin Erdoğan'dan bir beklentisi vardı ve umudu olan birçok kesim hayal kırıklığına uğradı. İlk günlerdeki durum hiç iyi değildi. Son günlerde bir şeyler söylenildi. 24 saat, 48 saat, 72 saat, günler, haftalar geçti ama yine katlediyorlar." diye belirtti.
Yılmaz, "Sayın Erdoğan ne yazık ki 'Selahaddin olma' fırsatını kaçırdı. Bir ihtimal halen var ama görüyorum ki sanki ona nasip olmayacak. Tarih tekerrürden ibarettir. Sayın cumhurbaşkanı eğer yapamıyorsanız Selahaddinler var, Allah'ın izniyle hepsi gitmeye hazırdır. Mezhepçiliği bırakılıp Kudüs ve ümmetin kurtuluşu zamanıdır. Bu iş acıdır, acıları tadacağız ancak buna hazır olmak ve yapmak zorundayız. Bu iş iman işidir, saltanat ve devlet işi değildir." şeklinde konuştu.
"Kudüs düşerse sıra Türkiye'dir"
Hükümete seslenen Yılmaz, şu ifadelere yer verdi:
"Suskunluk bir tarafa Malatya'da kürecik diye bir üs var. Hainler ve düşmanlarımız oradadır. Sinyal, Türkiye topraklarından oraya gidiyor. Onu kapatmayacaksan, destek olacaksan milletin önünde ne söyleyeceksiniz? Kürecik ve İncirlik üssü acilen kapatılmalıdır. Onlar kapatmıyorsa Müslüman halk kilit vurmalı, halkımız ayağa kalkmalıdır. Lafla değil, bu iş icraat istiyor. Canımız yanıyor, kardeşlerimizin o şekilde olmasına seyirci kalamıyoruz. Sayın Erdoğan, adım atma ve iş yapma zamanıdır."
Gazze'nin durumu karşısında farklı görüş ayrılıklarının sonlandırılması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, "İslam ümmeti içerisinde bu işi yapabilecek çok yoktur. Türkiye, İran, Pakistan, Malezya ve birkaç devlet vardır. Bunlar acilen şu benim kavmim şu benim mezhebim demeyi terk edip acilen yan yana gelmelidir. Bu görev sayın Erdoğan'a düşüyor. Ümmetin maslahatı her şeyin üstündedir, kurtuluşumuz İslam iledir. Amerika buraya boşuna gelmedi. Kudüs düşerse sıra Türkiye'dir. Madem öyledir o zaman birinci cepheyi bırakma, oradan başlayacaksın." dedi.
Yılmaz, "Müslüman halktan boykot isteniliyor. Ülkemize yahudi malları niye sokuluyor? Ne için bu ülkede satılıyor? satılmamalıdır! Buraya gelmemelidir! Sayın Cumhurbaşkanı ve Ticaret Bakanlığı bu malları ülkemize sokmayın. Ne için yerli üretimini desteklemiyorsunuz. Yerli üretimi desteklemenin yolu yahudi mallarını buraya sokmamaktır." ifadelerini kullandı.
Program, İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Nazım Şimşek'in yaptığı dua ile sona erdi.