Yüz yüze iletişimde temas azalıyor
Uzman Klinik Psikolog Solin Çekin, toplumun her alanını etkileyen dijitalleşmenin yüz yüze iletişimde neden olduğu olumsuzluklara dair değerlendirmelerde bulundu. Çekin, insanların artık daha çok dijital platformlarda iletişim kurduğunu, fiziki olarak bir araya gelme sürelerinin kısaldığını söyledi. Çekin, dijitalleşmenin yüz yüze iletişimde yaşanan teması arka plana attığını vurguladı.
Çekin, kişilerin dijital mecralarda iletişim kurmasının olumlu gibi algılandığını ancak bu platformlarda yüz yüze iletişimdeki kadar sağlıklı bir iletişimin sağlanamadığını belirtti.
Çekin,
“Özellikle sosyal medya kullanımı, insanların sanal ortamlarda ilişki kurma ve etkileşimde bulunma yükünü karşılayabilirken, gerçek hayattaki sosyal etkileşimi kısıtlayabilir. Bu da yüz yüze iletişimdeki duygusal bağları ve derin ilişkileri azaltabilir.”
dedi.
Dijital iletişimde beden dili eksik kalıyor
Dijital iletişimde beden dili, göz teması ve ses tonu gibi unsurların yüz yüze iletişimde olduğu kadar etkili kullanılamadığına dikkat çeken Çekin, bu durumun insanların sosyal olarak gelişmelerini engelleyebileceğini ve gerçek hayattaki iletişimi dağıtabileceğini söyledi.
Çekin,
“Ayrıca, dijital çevre iletişiminde bulunan insanlar arasındaki mesafeler ve anonimlik, kullanıcıların daha cesur veya saldırgan davranışlarına neden olabilir, çatışmalara ve yanlış anlaşılmalara yol açabilir.”
ifadelerini kullandı.
Dijitalleşme stres seviyesini artırıyor
Sürekli olarak dijital cihazlarda etkileşimde olmanın kişiyi günlük hayattaki insan davranışlarından uzaklaştırabileceğine işaret eden Çekin, bu durumun insanların bir doyum arayışı içinde olmalarına ve gerçek hayattaki deneyimlerinden mahrum kalmalarına yol açabileceğini belirtti.
Çekin,
“Ayrıca, dijitalleşme, sürekli bilgi bombardımanına maruz kalma ve sürekli olarak bağlantıda olma baskısı gibi stres faktörlerini de beraberinde getirebilir.”
uyarısında bulundu.
Dijitalleşmenin olumlu etkileri de var
Dijitalleşmenin sadece olumsuz etkileri olmadığını da söyleyen Çekin, dijitalleşmenin uzak mesafelerdeki insanlar arasındaki iletişimi kolaylaştırdığını, dijital platformlarda farklı kesimlerden insanların bir araya gelebilmelerini sağladığını, farklı kültürleri anlamalarına, deneyimlemelerine ve paylaşımlarına yardımcı olduğunu anlattı.
Çekin,
“Ayrıca, dijitalleşme, bilgiye erişim bulma ve geliştirme fırsatlarını genişletir.”
dedi.
Çekin, dijitalleşmenin pozitif ve negatif yönleriyle ele alınabileceğini de belirterek,
“Dijitalleşmenin etkileri karmaşık ve çok yönlüdür. Bireylerin kullanım sınırlamaları, tercihleri ve denge kurması etkileyici faktörlerdir.”
diye konuştu.
Yüz yüze iletişimin önemini korumak için neler yapılmalı?
Dijital görüşmelerin yüz yüze iletişimin yerini dolduramayacağını ve sınır çizilmesi gerektiğine dikkat çeken Çekin, insanların yüz yüze görüşmelerini unutmamak için belli bir disiplin kurmaları gerektiğini söyledi.
Çekin,
“Bilinçli bir şekilde zaman ayırarak, gerçek hayattaki sosyal etkileşimlere ve yüz yüze iletişime odaklanmalıdırlar. Dijital kullanım kısıtlamaları, zaman zaman dijital detoks yapmak ve gerçek hayatta kalma etkinliklerine aktif olarak katılmak, yüze yüz iletişimin önemini korumak yardımcı olabilir.”
dedi.
Çekin, yakın ilişkilerde bulunulan kişilerle düzenli olarak yüz yüze görüşmeler planlamanın, duygusal bağları güçlendirip samimiyetin devam etmesine yardımcı olabileceğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Dijitalleşme ile birlikte dijital görüşmelerin yaygınlaşması, yüz yüze iletişimin yerini tamamen almasına neden olmasın. Yüz yüze görüşmelerin sonuçları duygusal bağlar, derinlikli konuşmalar ve etkili iletişim, insanların hayatlarını önemli bir yerde tutmayı amaçlar.”