Erdoğan, "75 yıl önce kabul edilen BM İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, insanlığın kazanımları için kritik bir belge. Bu belge uluslararası topluma sorumlulukları hatırlatıyor, küresel barışa rehberlik ediyor. Ancak, Dünya İnsan Hakları Günü, hala pek çok yerde insan haklarının ihlal edildiği bir gerçeği yansıtıyor. İslam düşmanlığı ve yabancı düşmanlığı, bu tehditlerin başında geliyor. Terör ve terörist kavramları, maalesef İslam'a saldırmak için kullanılıyor." şeklinde konuştu.
Erdoğan ayrıca, Batı'da yaşanan saldırıları örnek göstererek, "Yeni Zelanda'da 51 kişinin hayatını kaybettiği saldırı, İslam düşmanlığının ne kadar tehlikeli olduğunu gösterdi. Ancak, Batı'da bu tür olaylardan ders çıkarılmadı. Demokrasi ve insan haklarının beşiği olarak nitelenen ülkelerde bile çifte standartlar mevcut." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Gazze'deki katliamlara dikkat çekerek, "israil'in Gazze'de yaptığı katliamlar, insanlık adına büyük bir utanç. Siviller, ibadethaneler, okullar hedef alınıyor. Bu vahşet karşısında uluslararası örgütler somut adımlar atmıyor." dedi.
ABD'nin ateşkes kararına verdiği ret oyunu eleştirerek, "BM Güvenlik Konseyi'nde 5 daimi üye ve geçici üyeler bulunuyor. Ancak, sadece ABD'nin ret oyuyla ateşkes reddedildi. Bu adaletli mi? Adil bir dünya böyle mi olacak? ABD, israil'in yanında yer alıyor ve bunun hesabını nasıl vereceklerini sorguluyoruz." diye konuştu.
Erdoğan ayrıca, BM Güvenlik Konseyi'nin reforme edilmesi gerektiğine vurgu yaparak, "Güvenlik Konseyi, israili koruma ve kollama konseyine dönüştü. BM Güvenlik Konseyi'nin reforme edilmesi şart. Sadece beş ülkenin inisiyatifine bağlı bir dünya düzeni, adil bir yapı değil." şeklinde belirtti.
Gazze'de yaşananların hesabının sorulması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "Gazze'den sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Gazze'deki zulme karşı mücadelemizi sürdüreceğiz." dedi.
