Ürdün Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi'nin son kamuoyu araştırması, Ürdünlülerin yüzde 93'ünün siyonist ve Amerikan ürünlerini boykot etme kararlılığına dikkat çekiyor. Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına karşı yürütülen imha savaşıyla birlikte başlayan boykot kampanyaları, Müslüman halklar arasında adeta bir kültür haline gelmiş durumda.
Ürdün 24 haber portalının aktardığına göre, boykot yapanların yüzde 72'si alternatif yerel ürünlere yönelirken, Ürdünlülerin yaklaşık yüzde 72'si bu kampanyaların ülke ekonomisini olumsuz etkilemediğine inanıyor. Boykot, Ürdünlülerin yaklaşık yüzde 72'sini yerel endüstrilere ve boykot kampanyasına dahil olanların alternatiflerine yönlendirmesiyle yerel ekonomiyi destekleme noktasında etkili bir araç haline geliyor.
"Ürdün Boykotu BDS" kampanyası üyesi Hamza Hader, boykotun tarihi bir mücadele aracı olduğunu belirterek, bölgedeki siyonist yayılmacı projeye karşı çıkmak için geniş halk katılımı ve boykot silahının kullanımının önemine vurgu yapıyor. Hader, boykot kampanyalarının işgali destekleyen şirketleri zayıflatma ve onlara baskı yapma konusunda olağanüstü başarılar elde ettiğini ifade ediyor.
Ürdün'de boykot kararlılığını gösteren vatandaşların yüzde 95'inin alternatif ürün arayışında olduğu belirtiliyor. "Harekete Geçin" kampanyasının üyelerinden Muhammad el-Absi, ulusal firmaların ürünlerini geliştirmesi ve vatandaşın kabul edeceği şekilde iyileştirmesi çağrısında bulunuyor. Boykot kampanyalarının, özellikle Gazze'deki soykırım savaşına tanık olmanın ardından yerel Ürdün ürünlerine olan talebin arttığını vurgulayan el-Absi, bu sayede vatandaşların büyük şirketlerin siyonist savaş çabalarına verdiği desteği reddettiğini ifade ediyor.