Uluslararası Uzay İstasyonu, araştırmacılara arkeolojik yöntemlerle inceleme yapabilecekleri ilk alanı sağladı.
İnsanların bu yeni ortama nasıl uyum sağladığını anlamak isteyen bilim insanları, Uluslararası Uzay İstasyonu Arkeoloji Projesi'ni başlattı.
Bu projede, arkeolojik teknikler kullanılarak astronotların istasyondaki alanları nasıl kullandığı ve zamanla bu kullanımın nasıl değiştiği inceleniyor.
Bilim insanları, arkeolojide sıkça kullanılan ve "çukur açma testi" olarak bilinen bir yöntemi uyguluyor. Bu teknikte, kazı alanında belirli aralıklarla çukurlar açılarak tarihi eserlerin dağılımı belirleniyor. Daha sonra, bu çukurlar arasında daha fazla kalıntı bulunan bölgelerde daha detaylı çalışmalar yapılıyor.
Uzay istasyonunda fiziksel olarak "kazılacak" bir şey olmadığı için, ekip altı farklı yer belirledi ve astronotlara 2022'de yaklaşık iki ay boyunca her bir alanın günlük fotoğraflarını çekme görevini verdi. Uzay aracındaki malzemeler de tarihi eser olarak değerlendirildi.
Araştırma ekibi, görsel analiz programı kullanarak, artırılmış gerçeklik başlığı, yapışkanlı not kağıtları, kalem ve eldiven gibi toplamda 5 bin 438 "tarihi eser" tespit etti.
Daha sonra bu nesneleri astronotların çektiği fotoğraflarla karşılaştırarak alanların nasıl kullanıldığını anlamaya çalıştılar.
Henüz başlangıç aşamasında olan bu çalışma, insanların tamamen yabancı bir ortama nasıl adapte olduğunu ortaya koyuyor ve arkeolojik çalışmaların yeryüzüyle sınırlı kalmak zorunda olmadığını gösteriyor.