Mevcut durumda, taşıt tanıma teknolojisinin her bir petrol dağıtım şirketinin kendi özel uygulaması üzerinden çalıştığını belirten Alper Önkol, şunları ifade etti:
"Şu anda kullanılan taşıt tanıma sistemi petrol dağıtım şirketlerinin kendi özel uygulamaları üzerinden çalışıyor. Plaka bilgisi, istasyonlardaki ödeme kayıt cihazlarına pompacılar tarafından manuel olarak giriliyor. Bu durum, bireysel sürücüler ödeme kayıt cihazı fişini almadığı zaman açığa çıkan kullanılmamış fişlere, farklı araçlara ait plakaların girilerek aracın bağlı olduğu şirkete yakıt masrafı yazılmasına yol açabiliyordu. Yani bir şirket, açığa çıkan ama kullanılmayan fişleri usulsüz şekilde gider gösterebiliyordu. UTTS ise her ticari araçta tek bir mali çip (UTB) kullanılmasını sağlayacak. Sadece bu çip üzerinden bütün petrol dağıtım şirketlerinin istasyonlarından yakıt ikmali yapılacak, gider gösterilebilecek ve mali değerde fiş alınabilecek."
Alper Önkol, yeni sistemin, her araçta sabit bir çip bulundurmayı gerektireceğini ve bu çip aracılığıyla aracın plakasının otomatik olarak pompalardaki ödeme kayıt cihazına iletilerek ödeme işleminin gerçekleştirileceğini açıkladı. Ancak, araç sahiplerinin bir petrol dağıtım şirketi ile anlaştıklarında yakıt alımından sonra mali değeri olmayan bir bilgi fişi alabileceklerini ve bu ikmalin faturalama ve ödemesinin sonradan yapılacağını belirtti.
Önkol, mevcut taşıt tanıma sistemi ile UTTS'nin bir süre paralel olarak devam etmesinin kolaylık sağlayabileceğine dikkat çekti.
Türkiye genelinde 12 bin 500 akaryakıt istasyonunun bulunduğunu ve taşıt tanıma sistemine sahip araç sayısının yaklaşık 3 milyon 500 bine ulaştığını belirten yetkililere göre, UTTS'nin 1 Ocak 2025'ten itibaren zorunlu hale gelmesi, yaklaşık 3 milyon 500 bin araca yerli çip (UTB) takılmasını ve 12 bin 500 istasyona bu çipleri tanıyacak bir sistemin kurulmasını gerektiriyor.